
"geçmiş zamanda yaşayan" yusuf, "hayatının en güzel yıllarını sosyalizm istedi diye hapiste geçirmiştir." gürcü elka ise bir meyhanede konsomatrislik yapmaktadır. ama bu filme hiçbir zaman sadece bir aşk filmi gözüyle bakılamaz. çünkü filmin her an'ıyla politik bir duruşu var. f tipi dehşeti var, hayata dönüş operasyonları, geçmişin karanlık izleri var, uğursuzluk taşıyan kargalar, saatin durmak nedir bilmeyen tik-takları, karadeniz'in azgın dalgaları ve o dalgalardan korkmayan, içini yalnızca dağlara haykırabilen bir adam var. ceza evinde geçen on yılın sonunda iç parçalarcasına artık evin dışındaki bankta sabahlayan yusuf var. ilk izleyişimden farklı olarak bugün artık başka bir gözle baktığım, bana eskisinden çok daha manidar gelen hopa ve onun ansızın vuran sağanak yağmuru var.
sonbaharın hüznü, yusuf'un gözlerindeki hüzne karışırken uzaklardan bir ağıt sesi duyuluyor.. ithaf, her daim düşleri peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocuklarına..
m.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder